CHP’li Deniz Yavuzyılmaz: Maden şirketi 2016’da halk şikayet etmesin diye para verdi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, İliç’te heyelanın meydana geldiği maden şirketinin bölgedeki vatandaşlara 130 bin TL verdiğini ve “Adli veya idari başvuru yapmayacağım” yönünde taahhüt istediğini açıkladı.
Erzincan’ın İliç ilçesinde Anagold Madencilik’in işlettiği siyanürlü altın madeninde heyelan meydana geldi. İlk belirlemelere göre 9 personel yer altında kaldı. Siyanürün su kaynaklarına karışma ihtimaline ilişkin açıklama yapan Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Sabırlı Çayı’nın Fırat Nehri’ne doğru menfez kapaklarını kapattığını duyurdu.
TELE1 Ana Haber KonuğuCHP Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, maden şirketinin 2016 yılında bölge halkına 130 bin lira verdiğini ve “Adli veya idari başvuru yapmayacağım” diyerek taahhüt istediğini söyledi.
Yavuzyılmaz, “Bölgedeki açık ocak işletmesinde büyük heyelan yaşandı. Valilik tarafından 9 işçinin yer altında olduğu belirtildi ancak bölgeden gelen bilgilere göre bu sayı artabilir. Erzincan Milletvekilimiz Mustafa Sarıgül Şu anda bölgede. Çevre konularında da üst düzey görevlerde bulunan Gamze Taşçıer ile görüştük. “Baran Bozoğlu ile yoldayız” dedi.
Madenle ilgili çok sayıda uyarı yapıldığını hatırlatan Yavuzyılmaz, “Maalesef felaketle karşı karşıya kalıyorum. Defalarca uyarıların yapıldığı, milletvekillerimizin bölgeyi denetlediği, eksikleri gördüğü bir maden. Bu madeni işleten Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş., madenin yüzde 80’ine sahip. “Madenciliğin yüzde 80’i Kanada menşeli bir şirkete, yüzde 20’si ise Lidya Madencilik’e ait, yani” Çalık Grubu” dedi.
Daha önce yaşanan siyanür sızıntısına değinen Deniz Yavuzyılmaz, şunları söyledi:
“Bu bölgede daha önce de çevre felaketleri yaşanmıştı. Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı bizim baskımız üzerine 27 Haziran 2022’de buradaki altın madenciliği faaliyetlerini durdurdu. Bu madencilik işletmesi 2010 yılından bu yana 2,5 kat büyütüldü. Defalarca ÇED sürecinden geçen ve kendisi için de benzer bir durum yaşayan şirket, bir yol seçip bölgedeki köylülere maddi yardımda bulunarak dava ve itiraz haklarını ellerinden almaya çalıştı. Şirket, 2016 yılında hazırlanan bir bildiriyle buradaki vatandaşlarımıza yardım adı altında 130 bin TL yardımda bulunarak, tüm madencilik faaliyetlerine yönelik herhangi bir hukuki veya idari başvuruda bulunmayacaklarına dair taahhütte bulundu.” Yani maddi güçle asimetrik bir baskı yaratarak tüm usulsüzlükleri kapatmaya çalıştı.”
(HABER MERKEZİ)
